Çok evvel zamanlara dayanır... Ay yüzlü gündüz ile kara bahtlı gecenin aşkı... Herşey ilk bakışta gizlidir ya... Gece ilk görüşünde divanesi olmuş gündüzün... (Ne acıdır ki gece ile gündüzün bu ilk karşılaşmaları aynı zamanda son karşılaşmalarıdır da... Kaynaklar bir daha gece ile gündüzün yüzyüze gelmediğini kaydeder...)
Sessiz-sakin olan hayatı bir anda değişir gecenin... Tabiri caiz ise rengi atar zavallının... Kar tanesinden daha beyaz olan sûreti gündüz ile karşılaştıktan sonra günbegün kararır... Nihayetinde katran karasına döner... Belki bir defacık daha görürüm ümidi ile tutunur hep hayata... Ama nafile... Sevgili uğramaz bir daha semtine... İşin içinden çıkamayacağını anlayınca da en yakın dostu bildiği ay`a derdini anlatır...
-"Ey dostum!... Şu halime bir bak!... Sen bari acı bana... N`olur gündüz ile konuş... Bir kerecik daha buluşalım... Başka birşey istemem..." Ay üzülür haline dostunun... (Ama kendiside gündüze vurgun olduğundan ve arasıra ona bakış attığından olsa gerek:)
-"Benim gündüzün huzuruna çıkmaya tâkâtim yoktur... Sebebini sorma?... Ama arzuhalini güneş`e anlatırım... O`nun gündüz ile arası iyidir... Belki onu ikna eder..." der...
Bir tutulma anında güneş`e anlatır ay, malum durumu... Güneş:
-"Tamam" der... "Ben gündüzü ikna ederim"... Sabahtan akşama kadar dil döker güneş gündüze... Akşama yakın bir vakit ikna olur nihayet gündüz... Ve:
-"Söyleyin ona bir alacakaranlık vakti ufkun orda beklesin"... diye de haber yollar âşığına...
Haberi alan gece sevinir haliyle... Ve beklemeye koyulur sevgiliyi... Gece heyecanla beklerken bir perde ardından sevgilisinin sesini duyar...
-"Aslında burda olmamam gerek ya neyse!... O günkü edebsizliğin hala hatırımda, unutmadım..." Gece:
-"Beni affet... Ve cahilliğime bağışla... Ben, ben bilmiyordum..." diye cevap verir... Ay:
-"Affetim ama şimdi gitmem lazım ..." der ve ekler:
-"Şayet bu davada samimi isen yani beni seviyorsan; bir an olsun peşimden ayrılma..." Gece:
"Tamam" der ve büyük bir kararlıklıkla devam eder:
-"Sana olan aşkımda sadık olduğumu herkese ispat edeceğim bak göreceksin..."
O günden beri gece devamlı gündüzün peşindedir gölge misali... Belki hiçbir zaman kavuşamayacaktır ama olsun... Zaten aşk bazen kavuşamamaktır... Bu arada zamanla gece aşk işinde iyice derinleşir... Öyle ki kendisine âşık olan binlerce kişi zuhur eder... Kimi âşıklar onunla dertleşir ve aşk`ın sırrına dair binlerce şey öğrenir...
(İlk buluşmada gece bir gaflet anında yüzünü gündüzden çevirmişti... Bu durum aşk işinde kabul edilebilir bir durum değildi, daha başlangıç olsa dahi... İhtimal ki; gündüz`ün yüzünü devamlı olarak geceden esirgemesi de hep o gaflet anının neticesiydi...)